Tüm dünyada, iyi niyet, fedakarlık ve sevgi gibi hasletlerin giderek azaldığı, dolayısıyla da insanların mutluluklarını, neşelerini kaybettikleri bir dönem yaşıyoruz. Özellikle sevgi insanların kalbinden adeta çekilip alınmış gibi. Hemen her ortamda sevgisizliğin neden olduğu toplumsal problemleri görüyoruz ve yaşıyoruz. Televizyonlara yansıyan haberlerden, sohbet ve söyleşi programlarına, magazin veya eğlence programlarından gazete haberlerine ve köşe yazılarına kadar hemen her ortamda sevgisiz bir üslup hakim...
Sosyal medya günümüzde sevgisizliğin en yoğun yaşandığı ortamların başında geliyor. Bilgisayar veya telefon ekranlarının arkasına gizlenen bazı insanlar kötü, hakaretamiz sözler sarfetmekten, nefretlerini, kıskançlıklarını, öfkelerini dile getirmekten, insanları linç etmekten, tehdit etmekten hiç çekinmiyor, utanmıyor, vicdan azabı duymuyorlar.
Bu sevgisizlik dalgası, insanların günlük yaşamını, davranışlarını, ruh hallerini de son derece olumsuz etkiliyor. Selamlaşmayan, yüzünde aksi, mutsuz bir ifadeyle yaşayan, gülümsemeyi unutmuş, nezaketten uzak, saygısız, bencil, sabırsız ve kaba davranışlar toplumun geneline hakim olmuş durumda. Hemen her konuya tartışma ve kavga üslubu hakim. Kendinden güçsüz olanı ezip sindirme eğilimi, zorbalık giderek artıyor. Dayak, tecavüz, kadınlara ve çocuklara yönelik şiddet olaylarındaki artış da bu sevgisizlik salgınının kaçınılmaz sonuçlarından.
Bu sevgisizlik ortamı, insanlara sürekli olarak ürkütücü, karmaşık ve karanlık bir ortam sunmaktadır.Bu durum insanlarda sevinçten, neşeden eser bırakmamış, hem halkı, hem siyaseti, hem ekonomiyi ciddi şekilde olumsuz etkilemiş, küskün ve içe kapalı, üreticilikten, girişimcilikten, yatırım yapmaktan kaçan, her şeyden tedirgin, güvensiz, yarın başına nasıl kötü bir şey geleceğinin endişesini taşıyan, bencil, mutsuz ve karamsar bir toplum ortaya çıkarmıştır.
Oysaki bir toplumun, mutluluk ve refah içerisinde huzurlu yaşayabilmesi için, dahası TOPLUMUN ve DEVLETİN BEKASI İÇİN GEREKLİ OLAN EN ÖNEMLİ UNSURLARDAN BİRİ SEVGİ VE SEVGİYLE BİRLİKTE GELEN DAYANIŞMA, BİRLİK, BERABERLİK ve GÜVENDİR. Bunu sağlamanın yegane yolu da, istisnasız her alanda sevgi dilinin kullanılması ve sevginin hakim kılınmasıdır. İnsanlara, olaylara, toplumu oluşturan her kesime ancak sevgiyle bakıldığı, sevgiyle yaklaşıldığında toplumsal huzur ve mutluluk ortamındaki bu kötüye gidiş durdurulabilir.
Sayın Adnan Oktar ve arkadaşları da, devletin bekası için gerekli gördükleri bu toplumsal mutluluk ve huzur ortamını sağlamak için uzun yıllardan beri büyük çaba sarfetmiş ve fikri mücadelede bulunmuşlardır. Her fırsatta sevgiyi, dostluğu, şefkati anlatmış, Türkiye başta olmak üzere tüm dünyada nefretin önlenmesi için öneriler sunmuş ve sevgi politikalarının hayata geçirilmesi için ciddi bir çaba sarfetmişlerdir.
Sayın Adnan Oktar ve arkadaşlarının faaliyetlerindeki temel amaç her zaman devletimizin üniter yapısını korumak, ülkemizin milli birliği ve bütünlüğüne kasteden bölücü terör örgütlerine ve bunların ideolojilerine karşı bilimsel yöntemlerle mücadele vermek, milli ve manevi değerlerimize bağlı, şuurlu bir Türk gençliğinin yetişmesine katkıda bulunmak ve Türk-İslam Birliği'nin kurulmasının zeminini hazırlamak olmuştur.
Bu amaçlar doğrultusunda konferans ve seminerler düzenlenmiş, kitap ve broşür çalışmaları yapılmış, internet siteleri açılmış, sergiler düzenlenmiş, belgeseller ve TV programları hazırlanmıştır. Sayın Adnan Oktar’ın bizzat kendisi yüzlerce yerli ve yabancı fikir önderiyle görüşmeler yapmış, onları canlı yayında televizyon programında ağırlamış ve Türkiye’nin bekası doğrultusunda fikir alışverişinde bulunmuştur. Sayın Adnan Oktar’ın devletimizi, miletimizi, hükümetimizi savunup desteklediğini ispatlayan 300’ü aşkın yazılı eseri ve binlerce saat uzunluğunda canlı TV yayınları bulunmaktadır.
Sayın Adnan Oktar ve arkadaşları tüm bu çalışmalarda sevgiyi her zaman esas konu olarak ele almış, kimsenin anlatmadığı kadar sevgiyi anlatmış ve sevginin tüm dünyaya hakim olması için çok yönlü çalışmalar ve sohbetler yaparak SEVGİ ÖĞRETMENİ olmayı hedeflemişlerdir.
Sayın Adnan Oktar, 300’ün üzerinde kitap kaleme almıştır ve bu kitapların tamamında sevgiye yer vermiş, çözüm önerisi olarak sevgiyi göstermiştir.
Sayın Adnan Oktar, kitaplarının hemen hemen tamamında ise, hangi konuda olurlarsa olsunlar mutlaka sevgiye, sevgiyle gelecek çözümlere yer vermiş, okurlarını sevgiye, dostluğa davet etmiştir.
Örneğin Dinler Terörü Lanetler isimli kitabının bölüm başlıklarından biri “Terörizm Ancak Sevgiyle Yok Edilir”dir. Bu bölümde Sayın Adnan Oktar şu ifadelere yer vermektedir:
“Toplumun geneli dürüstlük, fedakarlık, sevgi, şefkat, adalet gibi yüksek erdemlere sahipse bu toplumda fakirlik, gelir eşitsizliği, adaletsizlik, haksızlık, mazlumun ezilmesi, özgürlüklerin kısıtlanması gibi olumsuzluklarla karşılaşılmaz.”
Sayın Adnan Oktar’ın Komünist, Terörist, Dinsiz Örgüt: PKK isimli kitabında da yine “Sevgi olmadan çözüm olmaz” başlıklı bir bölüm yer almaktadır.
Aşağıdaki örnekler sadece başlığında “sevgi” kelimesi geçen yazıların bir kısmıdır. Bu örnekler dışında, Sayın Adnan Oktar’ın sevgiyi, kardeşliği, birliğin önemini anlattığı yüzlerce daha yazısı vardır.
Sayın Adnan Oktar, A9 TV’deki programlarında hemen her gün saatlerce sevginin önemini vurgulayan konuşmalar yapmış, toplumda nefretin son bulması, yerine sevginin hakim olması için ciddi bir gayret göstermiştir. Hatta nefreti önlemek için, “Anayasaya Kanun Maddesi Ekleyelim” önerisini dünya üzerinde yapan tek insan yine Sayın Adnan Oktar'dır. Kendisinin bu konu ile ilgili canlı yayın konuşmalarından bazıları şöyledir:
“Sevgiden bahseden neredeyse hiçbir yayın yok. trip atmak, nefret, çatışma, kavgayı esas alıyorlar. Bu dehşet verici. Dehşet verici bir dünyayı kabul etmeye gerek yok. Anayasa’ya sevgiyi teşvik eden, nefret ve kini yasaklayan maddeler eklenmesi lazım. Ana konunun sevgi olması lazım.” (Adnan Oktar, 20 Haziran 2018)
“Gaddarlık ve sevgisizliğin kanunla yasaklanması lazım. Tüm müesseselerin sevgiyi esas alması gerektiği, hayat amacı olarak sevginin anlatılmasının şart olduğu, devletin tüm kurumlarının sevgiye göre hareket etmesi gerektiği Anayasa’ya kısa bir madde olarak eklenmeli.” (Adnan Oktar, 4 Temmuz 2018)
“İslam’da şiddet yoktur. İslam merhamet dinidir, sevgi ve barış dinidir. İslam’da özgürlük vardır, hayat vardır, neşe vardır. İslam ultramodern hayatın ta kendisidir. “ (Adnan Oktar, 10 Temmuz 2018)
“Ülkeler arasındaki diyaloğun temeli ''ben seni kayıtsız şartsız seviyorum'' olmalı. “Milli çıkarlar, ortak menfaatler” diye cümleye başlanmamalı. Karşılığında bir talepte bulunarak sevgi gösterilmez. Karşılıksız sevgi göstermek önemlidir. Ülkelerin “çıkarından” bahsedildiği bir ortamda sevgi kalmaz. Sadece sevgini, dostluğun, arkadaşlığını, güvenliğini istiyorum diyerek bağlantı kurulmalı.” (Adnan Oktar - A9TV; 23 Aralık 2017)
''Yeryüzü artık sevgi ve adaletle hükmedip kan akıtmayacak, akan kanı durduracak sevgi sahiplerini bekliyor. Allah en kısa zamanda insanlığı sevginin hakim olduğu güzel günlere ulaştırsın.” (Adnan Oktar’ın 1 Eylül 2014’te Burma Times’ta yayınlanan makalesi)
''Hükümet üyeleri, sevgiyi devlet politikası haline getirsinler, sevgiyi. Kavga ve gerilim kültürü çok yaygın Türkiye’de. Nereye gitsen kavga ve edişme, didişme kültürü bir çok yerde hakim. Yoğun olarak sevgi politikasını devlet resmi olarak gündeme getirsin. Her yerde sevgiden bahsedilsin. Bakanlar sevgiden bahsetsin, Başbakan sevgiden bahsetsin, Cumhurbaşkanı sevgiden bahsetsin ve ısrarlı bahsetsinler. Fitneyi yatıştıran, kargaşayı bitiren mühim bir ibadettir sevgi. Yaratılışın ana gayesidir, bak yaratılışın ana gayesidir. Allah’ın bizden istediği tek şey sevgidir. Kendisine sevgi, yarattıklarına sevgi.'' (Adnan Oktar - A9TV; 7 Mart 2017 Canlı Yayın)
“Dünyanın gerçek hastalığı sevgisizlik. Egoizmin, nefretin ve çatışmaların arkasında yoğun bir sevgisizlik var. Farklı ırk, mezhep ve inançtan diye başka toplumlarla anlaşamamanın, kavgaların ve çekememezliğin arkasında sevgisizlik var.
Yeryüzü artık sevgi ve adaletle hükmedip kan akıtmayacak, akan kanı durduracak sevgi sahiplerini bekliyor. Allah en kısa zamanda insanlığı sevginin hakim olduğu güzel günlere ulaştırsın.” (Sayın Adnan Oktar’ın 1 Eylül 2014’te Burma Times’ta yayınlanan makalesi)
“Teröre çözüm konusunda; şefkatle, sevgiyle, akılla, merhametle, gurur kırmadan, onur kırmadan, sevecen bir yaklaşımla bilimsel mücadele, bilimsel anlatım konuyu kökten halleder. Onun dışında iddialaşarak, karşılıklı gurur savaşı gibi bir görünüm hissederse karşı taraf ikna edilmesi çok zor olur. Bilimsel anlatım, vicdanlara hitap yeterlidir.” (Adnan Oktar, A9 TV, 4 Ocak 2013)
“İslam Birliği sevgiyle kurulacak. Birlik olur sizi ezer geçeriz mantığıyla İslam Birliği olmaz. Bir olacağız, sevgiyi yaşayacağız mantığıyla olur. 3-5-7 yıl içerisinde Allah’ın izniyle bu birliği göreceğiz.” (Adnan Oktar, A9TV, 4 Ocak 2018)
“İslam Birliğinin oluşması diğer ülkeler üzerinde tahakküm kurmak amaçlı değildir. İslam ülkelerinin bir araya gelmesi savaşı, çatışmaları durdurmak amaçlı olacaktır. İslam Birliği kuvvet gösterisi şeklinde olmayacaktır. Sevgi, barış ve güven gösterisi şeklinde olacaktır. Her yeri sakinleştiren her yeri dinginleştiren bir pozitif güç olacaktır.” (Adnan Oktar, 21 Nisan 2018)
“Müslümanların birlik olması, İslam Birliği’nin kurulması bir kardeşlik bağının ve sevginin oluşmasıdır. Birlik olalım intikam alalım diye bir mantıkla İslam Birliği olmaz. Birlik olalım Musevilerle, Hristiyanlarla dost olalım, kardeş olalım, birlikte sevgi içinde yaşayalım istiyoruz. Kuran’a uygun olan budur. Allah’ın istediği budur.” (Adnan Oktar, 18 Mayıs 2018)
“Müslümanların bir an önce birleşmesi gerekiyor. Kimsenin kimseye üstünlük iddiası olmamalı. Biz sadece dostça ve kardeşçe birlik istiyoruz. Saf sevgi ve kardeşlik üzerine kurulu bir anlayış dışında hiçbir çözüm olmaz. Bu da ancak Mehdiyetle mümkündür. Savaş ve bilek gücüne dayalı bir yapı mutlaka felaket getirir. Ön koşulsuz dostluk anlaşmaları yapalım. Ön koşul olduğunda kardeşlik olmaz. İsrail de Ermenistan da Rusya da Yunanistan da bizim evlatlarımız diyeceğiz, herkesi bağrımıza basacağız. Kürt Türk Arap ayrımı asla yapmayacağız.” (A9TV, 27 Aralık 2017)
“Deccaliyete karşı çözüm Müslümanların birleşmeleri, mezhep ayrılıklarını bırakmaları, arkadaşça kardeşçe bir sevgi birliği oluşturmalarıdır. Kardeşlerimizin silah olarak sevgiyi almaları gerekiyor. Sevgi dışında başka bir şeyi silah olarak aldıklarında ortalık karışır. Kuran’a dayalı sevgi anlayışının hakim olması lazım.” (Adnan Oktar, 20 Temmuz 2011)
“İslam ülkeleri 2014 yılında yine savaş, işgal, açlık, yokluk ve çatışmalarla sarsılmaya devam ediyor. Ölümler, yaralanmalar, yıkılan evler ve zorluk içinde yaşamaya devam eden insanların yardım çığlıkları herkesin yüreğini burkuyor. Artık hem İslam alemi hem de dünya ülkeleri yeryüzüne sevginin hakim olmasını istiyor.” (Sayın Adnan Oktar’ın 1 Eylül 2014’te Burma Times’ta yayınlanan makalesi)
“Filistin halkının kurtuluşu için gerçek çözüm üzerinde durmak önemlidir. Yıllardır kınamalar yayınlanıyor bir netice elde edilemiyor. Bambaşka bir yönteme ihtiyaç var. Müslüman zulme her zaman karşıdır ve bunu ifade eder, ama kınamalar tek başına kökten çözüm getirmez. Sevgiyi ve barışı telkin etmek kökten çözümü getirir.
Filistin’de olan hep gariban, mazlum halka oluyor. Çatışma körüklendikçe halkın yerinden yurdundan edilmesinden, kadınların çocukların evsiz barksız kalmasından başka bir sonuç elde edilmiyor. Bu çatışma üslubunu tamamen bırakıp, iki halkı barıştırsak, o kutsal toprakları imar etsek, bir arada güvenlik içinde neşe içinde yaşasalar, her yeri bağlık bahçelik yapsak, okullar inşa etsek, oyun bahçeleri kursak, tüm hayatı değiştirsek daha güzel olmaz mı? Deccaliyet sürekli kavga istiyor, kan dökmek istiyor. Müslüman olarak biz ısrarla barış isteyeceğiz, dostluk isteyeceğiz, sevgi isteyeceğiz.” (Adnan Oktar; 17 Mayıs 2018)
“Filistinli canlarımızın huzuru ve dindar Musevilerin rahat yaşaması için kardeşliği ve sevgiyi hatırlatan bir üslup kullanılması şart. Kavga mantığıyla hareket etmek olmaz. “Bu insanları buradan söküp atacağız” diyerek yaklaşılmaz. Öncelik sevgi, dostluk ve kardeşlik olmalı. Bunu dindarlar bir araya gelerek yapabilirler. İki halkı birbiriyle dost etmek esas olmalıdır. Bölgenin toprakları geniş, her yer herkesin olsun, herkes istediği yere istediği gibi yerleşsin yeter ki bu kavga bitsin.” (Adnan Oktar; 30 Mart 2018)
“Filistin ve İsrail’i barıştırıp normal yaşamalarını sağlamak lazım. Bu toprakların barış yurdu haline gelmesi lazım. O duvarlar, polisler, askerler olmadan yaşanan topraklar olması için gayret etmemiz gerekir. Sert, kavgacı üsluptan hep kaçınmak gerekir. Çatışmadan bir netice çıkmaz. Sevgi ve kardeşlikle çözüm bulmak gerekir.” (A9TV; 11 Aralık 2017)
“İslam’ın kendisi ılımlıdır. Sevecen, makul, tutarlı bir dindir. İnsanlara huzur verir. İslam’da şiddet yoktur. İslam merhamet dinidir, sevgi ve barış dinidir. İslam’da özgürlük vardır, hayat vardır, neşe vardır. İslam ultramodern hayatın ta kendisidir.“ (Adnan Oktar, 10 Temmuz 2018)
“İslam sevgi okuludur, sevenlerin okuludur. Sevginin en güzel yaşandığı dindir.” (Adnan Oktar, A9 TV, 9 Ekim 2012)
“Bizim anlattığımız, dünyayı kurtaracak bir Müslümanlık anlayışı. Sevgi var, barış, kardeşlik, iyilik, güzellik, sanat, estetik var, kadınlar baş tacı yapılıyor, kadınlar özgür, çocuklar hür ve özgür, delikanlılar hür ve özgür, her yer neşeli, sevinçli.” (Adnan Oktar, A9 TV; 5 Şubat 2015)
“Müslümanların birlik olması iyi insanların birlik olması anlamındadır. Kavgaların gerilimin bitmesi, güzelliğin kalitenin düzgünlüğün hakim olmasıdır. Gece sokağa çıkmaktan tedirgin olmayacaksın, kapıyı çalacaksın hoş geldin diyecekler sohbet kurulacak. Şu anda dünyada böyle bir güven yok. Cennet güven ve sevgi üzerine kuruludur. Dünyada da bu sevginin, dostluğun, huzurun tecelli ettiği bir güzellik oluşsun istiyoruz. İslam Birliği olduğunda sevgi dünyaya hakim olacak. Her gün kavga, her gün cinayet, her gün hayat pahalılığı, her gün acı, azap, rezalet haberleri yayınlanıyor. Artık ne sanat ne güzellik haberi olmuyor. Çünkü deccaliyet dünyaya uzun süredir hakim. Mehdiyetin karşı ilim atağı yeni başladı ve yıldırım hızıyla dünyaya hakim olacak inşaAllah.” (Adnan Oktar, A9TV; 12 Aralık 2017)
“Tüm dünyada insanlığı insani bir hayata çekmek lazım. Nefret, kin, dehşet saçmak korkunç şeyler. Güzel olan dostluk, arkadaşlık, sevgi. Bunu ısrarla insanlara anlatmak lazım. Filmlerde, dizilerde, internette hep kavga, çatışma, silah, tuzağa düşürme var. Oysa her yerde sevgi olmalı. İnsana bu kadar güzel haz veren bir duygu varken kavga felsefesini yaymak çok büyük zulümdür.” (Adnan Oktar, 24 Haziran 2018)
“Dünyaya barışın gelmesi için tüm gücümüzle gayret etmeye devam edeceğiz. Her zaman savaş, silahlanma ve kan karşıtı olacağız. Dostça sevgi içinde yaşamak, dostça, sevgi içinde ahirete gitmek lazım. Allah’ın istediği budur. Allah insanlardan sevgi ister, barış ister, dostluk ister. Deccaliyetin körüklediği öfkeyi ve kini susturacağız. Savaş için istedikleri kışkırtmayı yapsınlar bu kışkırtmalara prim verdirtmeyeceğiz.” (Adnan Oktar; 15 Mayıs 2018)
“Sosyal medyaya sevgi hakim olması lazım. Önce sevgi cümleleri kurulması mecbur hale getirilebilir. Önce sevgiden bahsedip ondan sonra eleştirisini söyleyeceği bir üslup yaygınlaşmalı.” (Adnan Oktar; 3 Mayıs 2018)
“Sevgisizlik milli bir tehlikedir. Karanlık ruhu olan bu insanlar sosyal medyada da her şeye öfke ve kinle yaklaşıyorlar.” (Adnan Oktar, 28 Ağustos 2016)
“Hristiyanlar Kitap Ehlidir. Kur’an’a göre Müslümanlar Kitap Ehline şefkat ve sevgiyle yaklaşmakla yükümlüdür.” (Adnan Oktar, 17 Haziran 2017)
“Kur’an’da antisemitizm yoktur. Tam tersine Kur’an’da Musevilere sevgi, şefkat ve saygı vardır. Müslümanlar Hıristiyanlara ve Musevilere dostlukla, sevgiyle yaklaşırlar. Allah, Kitap ehlinin yemeğini Müslümanlara helal kılmıştır. Kitap ehlinden kadınlarla evlilik helal kılınmıştır. Bu kadar yakın ilişkiyi helal olduğuna göre Kitap Ehlini düşman olarak gören zihniyetin Kur’an’da olması imkansızdır.” (Adnan Oktar; 4 Mayıs 2018)
“Her sorunu çözecek konu sevgidir. Mesela Yunanistan’la dostluk kurulacaksa tek konu sevgi olacak. Siyasi çıkarlar gündeme getirildiği anda konu yeniden kitlenir. Ülkeler arasında çıkar konuşulmamalı. Sadece sevgi konuşulmalı. İran, Filistin, İsrail, Ermenistan herkese sevgiyle yaklaştığımızda her konu çözülür. Dünya bomboş, kutsal topraklar geniş arazi. Hep birlikte güzel güzel yaşayalım. Azerbaycan, İran bizim canımız. Gürcistan, Ermenistan, Yunanistan bizim evlatlarımız. Onlar gelsinler buraya yerleşsinler biz gidelim orada rahat yaşayalım, sevgiyle her konuyu halederiz.” (A9TV; 10 Aralık 2017)
“Ülkeler arasındaki diyalogun temeli “ben seni kayıtsız şartsız seviyorum” olmalı. “Milli çıkarlar, ortak menfaatler” diye cümleye başlanmamalı. Karşılığında bir talepte bulunarak sevgi gösterilmez. Karşılıksız sevgi göstermek önemlidir. Ülkelerin “çıkarından” bahsedildiği bir ortamda sevgi kalmaz. Sadece sevgini, dostluğun, arkadaşlığını, güvenliğini istiyorum diyerek bağlantı kurulmalı." (A9TV; 23 Aralık 2017)
“Ülkeler arasında mayın tarlaları, dikenli teller olması doğal görülmemeli. Hepimiz insanız, dostuz, arkadaşız. Bunlar sevgisizliğin meydana getirdiği bir dehşet. Dikenli teller her ülkeyi açık hapishane konumuna getiriyor. Aralarda duvarlar, dikenli teller, kilitler olmamalı. Bunun için ise keskin ve kararlı bir sevgi gerekir.” (A9TV; 28 Aralık 2017)
“Yapılacak en acil hizmet insanların sevgi ve merhamet dolu olmasını temin etmek. Bunun için de yapılması gereken Darwinist materyalist eğitimin bitirilmesi, çünkü Darwinizm insanların bir tür hayvan olduğunu ve bencilce, acımasızca mücadele etmeleri gerektiğini söylüyor. Bu deccali felsefeyi ilimle irfanla bir an önce temizleyelim. Yoksa Allah korusun deccaliyet çocukları da hayvanları da gençleri de mahvetmeye devam edecek.” (Sn. Adnan Oktar’ın 3 Temmuz 2018 tarihli A9 TV canlı yayın konuşmasından)
“Övgü sevgiyi geliştirir. İnsanların birbirlerine karşı gönül alıcı olması, ahlakının ve fizikinin güzel yönlerini övmesi gerekir.” (Sn. Adnan Oktar’ın 5 Temmuz 2018 tarihli A9 TV canlı yayın konuşmasından)
“Sevgiyi yaşamak için acıma ve merhamet duygusu şart. Merhamet olduğunda sevdiğini korursun. Onun haysiyetini, onurunu, dinini, imanını her şeyini korursun, kendin gibi sahip çıkarsın.” (Sn. Adnan Oktar’ın 24 Haziran 2018 tarihli A9 TV canlı yayın konuşmasından)
“Tartışma, çatışma kültürü insanın dimağını bir süre sonra kapatır. İnsan ruhunun rahatlamaya, sanata, güzelliğe, neşeye, sevince ihtiyaç vardır. Gerilimi azaltan, sevgiyi teşvik eden açıklamalar önemlidir.İnsanlar en çok Allah’ın sanatını görmekten zevk alırlar, iman hakikatlerinden, Allah’ı sevmekten güç bulurlar. Her gün yeni düşmanlar icat etmek dimağı dondurur. Bizim yeni yeni düşmanlara değil, dostluğa, kardeşliğe ihtiyacımız var.” (Sn. Adnan Oktar’ın 8 Haziran 2018 tarihli A9 TV canlı yayın konuşmasından)
“Toplumda sevgiyi hâkim kılabilmek, herkesin birbirini candan sevmesini sağlayabilmek için, herkesi Allah sevgisinde, ALLAH korkusunda bileştirmek lazım. İnsanlar Allah’ın anayasasına olan Kuran’a göre imanda, hidayette birleşirse, sevgi birliği sağlanabilir. İnsanlara en başta ALLAH’ı saygıyla sevdirmek, Allah’tan samimi korkmalarını sağlamak ve samimi bir vicdana sahip olmalarını elde etmek gerekir. Bu da, samimi olarak Kur’an’ı anlatmakla, iman hakikatlerini öğretmekle olur.” (Sn. Adnan Oktar’ın 12 Aralık 2017 tarihli A9 TV canlı yayın konuşmasından)
“Sevginin, dostluğun, kardeşliğin yayıldığı bir toplumda hiçbir genç kız taciz edilmez, rahatsız edilmez.” (Sn. Adnan Oktar’ın 21 Haziran 2017 tarihli A9 TV canlı yayın konuşmasından)
"Gençleri teşvik edelim, herkesi teşvik edelim. Bir kampanya başlatalım. Sevgiyi hem yazmaya alışsınlar, hem konuşmaya alışsınlar. O kelimeyi kullanamıyorlar, televizyona çıkıyorlar. İnsanlar işte birbirini eziyor, acımasız bir ortam var, zulüm diz boyu falan. Bir kere de ki; “birbirimize sevgiyle yaklaşsak bu hallolur” de, bunu söyle, diyemiyor ya. Hâlbuki o kelimeyi kullanmaya bir alışsalar gittikçe onun çapı genişleyecek, o ondan duyacak, o ondan duyacak o mesele hallolacak. Her fırsatta bir bahaneyle sevgiden bahsetmeleri lazım." (Sn. Adnan Oktar’ın 2 Kasım 2015 tarihli A9 TV canlı yayın konuşmasından)
“Birlikte kardeşçe yaşamak varken kavga ve çatışma istemenin mantığını anlamak mümkün değil. Kan dökmeyi çok doğal görüyorlar, kardeş olmayı ise yadırgıyorlar. Doğal ve güzel olan sevgi dolu olmaktır. Kardeş olmaktır, dost olmaktır.” (Sn. Adnan Oktar’ın 3 Haziran 2018 tarihli A9 TV canlı yayın konuşmasından)
“Sevgi bina kurar gibi yüzden fazla temel değer üzerine kurulur. Affetmek, değer vermek, sabretmek, merhamet etmek… İşte Kuran, sevgiyi oluşturan tüm bu ana şartları bize öğreten kitaptır.” (Sn. Adnan Oktar’ın 3 Mayıs 2018 tarihli A9 TV canlı yayın konuşmasından)
“İnsanların çoğunda sevgi teknik ve çıkara dayalıdır. Ya da usulendir ve taktiklerle ilerler. Bende öyle değildir. İnsanlar samimi sevmeyi bilmedikleri için benim coşkulu sevgimi bir türlü anlayamıyorlar.” (Sn. Adnan Oktar’ın 23 Nisan 2018 tarihli A9 TV canlı yayın konuşmasından)
“Sanatçıya değer vermemek o kişinin görgü eksikliğini, sevgisizliğini ve insaniyetsizliğini gösterir. Sanat kutsaldır. Birinin sanatçı insana saygısı yoksa, o kişi insani özelliklerini kaybetmiştir.” (Sn. Adnan Oktar’ın 25 Nisan 2018 tarihli A9 TV canlı yayın konuşmasından)
“Sevgi dünya için çok lüks bir şeymiş gibi gösteriliyor. Yüz yıllarca şeytan bu eğitimi verdi insanlara. Şu an insanlara sevgi dendi mi çok uzaklarda bir şeymiş gibi görünüyor. Hâlbuki günlük yemeği gibi normal ihtiyacı olan bir şey. Yani her gün nasıl kahvaltı yapıyor, nasıl yemek yiyor onun gibidir sevgi. Her gün günlük, normal, makul ihtiyacıdır insanın. Sanki çok uzaklarda, erişilmesi çok zormuş gibi göstertiyorlar. Hâlbuki biz sevgiyle zaten iç içe yaşıyoruz. Sevgi bir niyetle ayağımıza gelir hemen, sevgi kapıda bekler.“Sevgi buraya gel” dersin, hemen gelir, sevgi hemen insanın içini kaplar, ruhunda hemen hizmete hazırdır. Allah öyle yaratmıştır ama kapıda bırakıyor insanlar, içeriye sokmuyorlar sevgiyi. Onun yerine pislik, kavgacılık, kindarlık, soğukluk, şüphecilik, acımasızlık, münasebetsizlik, densizlik, kabalık onu kapıda tutuyorlar. Seviye gel desen hemen gelir çok olaydır sevgi. Sevgi gelir gelemez hemen kalbe yerleşir, beyne yerleşir. İnsanı sever zaten sevgi, Allah’ı sever, dolayısıyla insanı sever. Beyine yerleştiğinde beyin ferahlar, kalbe yerleştiğinde kalp ferahlar, hemen insanın ufku açılır. Göze yerleşir göz güzelleşir bakması düzgün hale gelir. İnsanın her şeyi hoş ve ferah hale gelir. Sevgiyi kapıda bekletmemek lazım. İnsanlar çağırmadığı için sevgi gelmiyor.” (Sn. Adnan Oktar’ın 1 Şubat 2016 tarihli A9 TV canlı yayın konuşmasından)
“Pek çok yerde samimi dindarlık hakim olmadığı için neşeyi yaşayacakları ortam da olmuyor. İnsanların mutsuzluğunun nedeni de imanın neşesinin bilinmemesidir. Arada parazitler olduğu için oluşan ortam gençleri çok geriyor. Hiçbir yerde sevgi olmamasına alışmış oluyorlar. Korkunç bir hayatı baştan kabul ediyorlar. Ya da suni sevgiye, çıkara dayalı bir sisteme, razı oluyor. Gerçek sevgiyi değil sevginin edebiyatını biliyorlar.” (Sn. Adnan Oktar’ın 4 Nisan 2018 tarihli A9 TV canlı yayın konuşmasından)
“İslam ahlakı hem alabildiğine özgürlük sağlar hem de insanların birbirine rahatsızlık verebileceği tüm bozuklukları ortadan kaldırır. Sevgiyi, dostluğu en mükemmel hale getiren sistemin adı İslam ahlakıdır.” (Sn. Adnan Oktar’ın 30 Mart 2018 tarihli A9 TV canlı yayın konuşmasından)
“Kur’an sevginin nasıl yaşanacağını bize öğreten bir hayat kitabıdır. Kur’an’a tam uyulduğunda gerçek dostluk ve sevgi yaşanır.” (Sn. Adnan Oktar’ın 23 Mart 2018 tarihli A9 TV canlı yayın konuşmasından)
“Doğal olan sevgi, barış ve kardeşliktir. İnsanların savaşa ve çatışmaya şaşırması lazım. Anormal olan insan öldürmek için malzeme yapan fabrikalar olmasıdır. Makul, vicdan sahibi insanlar biraraya gelip, “Biz ne yapıyoruz, tüm silahları kaldıralım, kardeşçe yaşayalım” demesi gerekir.” (Sn. Adnan Oktar’ın 14 Şubat 2018 tarihli A9 TV canlı yayın konuşmasından)
“İnsanı mutlu eden tek şey gerçek sevgidir. Gerçek sevgiyi gören insan hayat bulmuş olur. Gerçekten sevildiğini gördüğünde insan mutlu olur.” (Sn. Adnan Oktar’ın 14 Nisan 2018 tarihli A9 TV canlı yayın konuşmasından)
“Spor kulüplerinin sevgi, şefkat ve merhamet konularında gençlere yönelik kapsamlı bir eğitim propagandası oluşturmaları lazım. “Sevgi tek amacımız”, “dostluk tek amacımız”, “kardeşlik tek amacımız”, “milletiz biriz, beraberiz, birbirimizi seviyoruz” tarzında sloganlar pankartlarla gençlere tekrar tekrar söylettirirlerse çok olumlu bir etki oluşur toplumda.” (Sn. Adnan Oktar’ın 11 Aralık 2017 tarihli A9 TV canlı yayın konuşmasından)
Sayın Adnan Oktar, daima sevgiyi savunmuş, siyasi, ekonomik, toplumsal her sorunda sevginin çözüm olacağını açıklamış, sevginin kaynağının ise Allah sevgisi olduğunu göstermiş bir ilim insanıdır.
Her fırsatta sevgiyi savunan, çevresindekileri sevmeye, şefkate, iyiliğe teşvik eden, her gün canlı yayında ısrarla sevgi ve barışın üzerinde duran birinin suç işleme amacı veya kastının asla olmayacağı çok açıktır.
Sayın Adnan Oktar, TÜRKİYE’NİN DE BULUNDUĞU COĞRAFYADA SEVGİ ÖĞRETMENİ OLARAK LİDER ÜLKE OLACAĞINI SAVUNMUŞ BİR VATANSEVERDİR.
DÜNYADA KİMSENİN GÜNDEM YAPMADIĞI “SEVGİ ÖĞRETMENLİĞİ”Nİ İNSANLARA, ÜLKELERE, TÜRKİYE’YE VE DÜNYAYA ANLATAN SAYIN ADNAN OKTAR ve ARKADAŞLARINA YÖNELİK SUÇ ÖRGÜTÜ İSNATLARI, MADDİ DELİLDEN YOKSUN, AKIL VE MANTIK DIŞI İDDALARDIR.